Reklam Alanı (Gövde Üst Reklam) Bu alana reklam ver

Ülke Çubuk Turşu ve Kültür Festivali’ne Aktı

blank
MÜFİT ONBAŞI tarafından
16 Eylül, 2013 13:59 tarihinde yayınlandı /Güncelleme: 22.03.2024 12:06
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0
Reklam Alanı (İçerik Öncesi) Bu alana reklam ver

ÇUBUK TURŞU VE KÜLTÜR FESTİVALİ’NE YÜZ BİNLER AKIN ETTİ.

 Çubuk’ta bu yıl 9’uncusu düzenlenen `Uluslararası Çubuk Turşu ve Kültür Festivali’ne yurt içinden ve yurt dışından yüz binler akın etti. Festival kapsamında sivil toplum kuruluşları tarafından kurulan ‘Kültür Meydanı’, ‘Yöresel Ürünler Pazarı’ ve ‘Dericizade Fotoğraf Sergisi’ ilçeyi ziyarete gelenlerin ilgi odağı oldu.

Çubuk Belediyesi tarafından desteklenen ve Çubuk Dernekler Federasyonu (ÇUDEF) tarafından organize edilen ‘Kültür Meydanı’ 9. Uluslararası Çubuk Turşu ve Kültür Festivali’nin gözdesi olurken, ‘Yöresel Ürünler Pazarı’ ve ‘Dericizade Fotoğraf Sergisi’ adeta insanların akınına uğradı.

 -FESTİVALİN İLGİ ODAĞI ‘KÜLTÜR MEYDANI’ OLDU

 Kültür Sokağı’nda taş dibekte buğday döven kadın ve erkeklerin yanı sıra, meydana kurulan ‘Yörük Çadırı’nda yün eğiren, bulgur kaynatarak hedik yapanlar, dibek dövenler, taş değirmende bulgur öğütenler, gözleme, cızlama, el işleri yapan ve turhan çalkalayan kadınlar unutulmaya yüz tutmuş gelenek ve görenekleri yaşatıyorlar.

 Ankara Kültürünü Yaşatma Derneği ekibi tarafından düzenlenen divan gecelerinin yanı sıra şiir ve yerli ve yabancı halk oyunları gösterileri gece geç vakitlere kadar devam ederken festivale renk kattı. Ziyaretçilerin adeta akın etiği meydanda bir taraftan ikramlardan tadılırken, bir taraftan da geçmişten günümüze ilçenin kültürel tarihini görme şansı yakalandı.

 -KÜLTÜR MEYDANI’NA TAM NOT

 Festivalde ilçenin değerlerini ön plana çıkarmak amacıyla kurulan ‘Kültür Meydanı’nda, geçmişte kullanılan tarım makineleri, taş değirmenler, ev aletleri, kap, kaşık gibi ürünler sergilendi. Kültür Sokağında bakır tabak tencerelerin de nasıl kalaylandığı uygulamalı olarak gösterildi.

 - TAŞ DİBEKTE BUĞDAY DÖVDÜLER

 Kültür Meydanı’nı ziyaret eden Ankara Milletvekili Nurdan Şanlı, Çubuk Belediye Başkanı Lokman Özden ve ÇUDEF Başkanı Recep Taş, vatandaşlarla taş dibekte buğday dövdü, Turhan çalkaladı ve saç ocak üzerinde cızlama çevirdi.  Kendileri için pişirilen yöresel tatlı olan höşmerimi tadan Şanlı ve beraberindekiler milli içek olan ayrandan içtiler.

 İlçenin yemeklerinin çok lezzetli olduğunu söyleyen Şanlı, ’’Otantik bir ortamda Çubuk kültürünü yakından öğrenme ve görme fırsatı bulduk. İlçenin tüm kesimleri festivalde bir araya gelmişler. Birlik ve beraberliğin en güzel yaşandığı Çubuk’ta festival çok güzel geçiyor. İnanılmaz bir katılım olduğunu gördüm. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum’’ dedi.

 -DİVAN GECESİ GENÇ NESİLLERİ GELECEK NESİLLERE TAŞIYOR

 Ankara Kültürünü Yaşatma Derneği Başkanı Necmettin Palacı ve eski Sağlık Bakanı Halil Şıvgın ile birlikte ‘Divan Gecesi’ne katılan Başkan Özden, gelenek ve göreneklerin gelecek nesillere taşınmasının önemini vurguladı.

 Kültür Meydanı’nı ziyaret eden ve etkinliklere katılan Bosna Hersek’in Maglaj Belediye Başkanı Mehmet Mustabasıc ve Maglaj Merhamet Derneği Başkanı Atıf Spahıc’a ÇUDEF Başkanı Recep Taş tarafından çeşitli hediyeler verildi.

 -YÖRESEL ÜRÜNLER PAZARI DOLDU TAŞTI

 Festival kapsamında köylüler tarafından getirilen yöresel ürünler, festivale gelen vatandaşlardan büyük ilgi gördü. İlçenin köylerinde oturan vatandaşların getirdiği doğal ürünler olan, domates, kavun, elma, armut, biber, salatalık, kırmızıbiber, ağlat, alıç, badem, köy ekmeği, fasulye, mercimek, bulgur, hedik, peynir, yoğurt, tahrana gibi ürünler büyük ilgi gördü.

 -ÇUBUK ŞEHİR MÜZESİ’NİN İLK SERGİSİNİ DERİCİZADE AÇTI

 Ankara ve Atatürk fotoğraflarından oluşan eşsiz bir koleksiyona sahip Dericizade Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Küçük, yaklaşık 10 yılda milyonlarca lira harcayarak topladığı tarihi fotoğraflarını ilçenin ilk müzesi olan Çubuk Şehir Müzesi’nde açtı.

 Müzeye ve açılan sergiye ilçeden ve şehir dışından gelen ziyaretçiler büyük ilgi gösterdi. Orijinal fotoğraflardan büyütülen, hangi tarihe ve yere ait olduğu tarihçiler tarafından belirlenerek altlarına kısa bilgi şekilde yazılan yaklaşık 100 eserin sergilendiği Ankara ve Çubuk fotoğraflarından oluşan sergi şenliğin ilgi odağı olurken, sergi ile küçük büyük tüm ziyaretçiler geçmişe yolculuk yaptı.

 Tarihi Bekir Ağalar Konağında açılan sergiye insanların yoğun bir ilgisi olduğunu söyleyen Faruk Küçük ise, ’’Bu güne kadar açtığım tüm sergilerden daha çok ilgi ve alaka var. Çubuk insanı sağ olsun beni ve serelerimi kucakladılar. Binlerce insan akın akın sergiyi gezdi. Kimi eskileri hatırlayarak duygulanıp ağladı, kimi merak edip tek tek resimdekilerin nereler olduğunu sordu. Ben de elimden geldiği kadar onlara yardımcı olmaya çalıştım. Çok güzel bir sergi oldu. Herkese çok teşekkür ediyorum’’ diye konuştu.

Reklam Alanı (İçerik Sonrası) Bu alana reklam ver

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Kanser nezle gibi tedavi edilebilecek

blank
MÜFİT ONBAŞI tarafından
14 Aralık, 2025 11:48 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0
Reklam Alanı (İçerik Öncesi) Bu alana reklam ver

Dünyada kanser olarak bilinen hastalık, 2018 yılında Amerika ve Japonya’dan iki bilim adamı, “immüno-onkoloji” olarak adlandırılan yeni bir onkoloji tedavi yöntemi için tıpta Nobel Ödülü alması ile bambaşka bir yöne çevrildi.

Çok tehlikeli ve korkunç olarak bilenen kanser, yakın zamanda evde nezle gibi tedavi edilebilir

Bir zamanlar tedavi edilemeyen ve birçok kişinin korkunç acılar içinde ölümüne sebep olan iskorbüt hastalığı tedavi edilemiyor ve her hangi bir ilacı yoktu. Ancak daha sonra bu hastalığa C vitamini eksikliğinin yol açtığı ortaya çıkmıştı. Bugün iskorbüt hastalığına hiç kimse yakalanmıyor. Öyle görünüyor ki, korkunç ve ölümcül bir hastalık olan “kanseri” de aynı kader bekliyor. Bunun nedeni, işlenmiş gıdaların kullanımı ve vitamin eksikliğidir. İnsanların bunu önceden bildiği, fakat kar etme tutkusundan dolayı sessiz kaldığı düşünülünce dehşete kapılmamak mümkün değil. Bugün aldığım bilgiye karşı farklı tutum gösterilebilir, ancak ben sadece sizinle paylaşmak istedim, unutmayın; “Kanser” denen bir hastalık yoktur. Kanser, sadece B17 vitamini eksikliğinden başka bir şey değildir. Ağır yan etkileri olan kemoterapi, ilaç tedavisi ve ameliyatı kabul etmeyin! Eski zamanlarda denizcilerin iskorbüt hastalığından müzdarip olduklarını hatırlayın, birçok kişi bu hastalıktan ölüyordu! Bazı kişiler de bundan sürekli kazanç elde ediyordu. Daha sonra ise iskorbütün sadece C vitamini eksikliğinden kaynaklandığını ortaya çıktı. Yani bu bir hastalık değildi! Kanser de aynı şey. Sömürgeciler ve insanlığın düşmanları tam bir kanser endüstrisi inşa ettiler ve çok büyük paralar kazanıyorlar.

Kanserin önlenmesi ve tedavisi hakkında bilmemiz gerekenler

Onkoloji endüstrisi II. Dünya Savaşından sonra büyümeye başladı. Kanserle mücadele etmek için her hangi bir prosedüre, tedavi kürlerine ve masraflara gerek yok! Bunların hepsi, sömürgecilerin ceplerini doldurmak içindir, çünkü kanser tedavisi uzun zaman önce bulunmuştur. Kanser sadece B17 vitaminin eksikliği olduğundan, her gün 15-20 kayısı çekirdeği tüketmemiz yeterli olur. Buğday filizi (tomurcukları) yiyin. Buğday filizi müthiş bir kanser ilacıdır. Bu, tüm kanser önleyici maddelerin en güçlüsü olan sıvı oksijenin ve laetril’in en iyi kaynağıdır. Bu madde, B 17 vitaminin (amigdalin’in) özüdür ve elma çekirdeklerinde bulunur. “Kanserin Ölümü” adlı kitabında Doktor Harold Manner, letril’in etkisinin kanser tedavisinde  % 90’ın üzerinde olduğunu yazmıştır!*

Amygdalin (B 17 Vitaminin) kaynakları

Tohum veya meyve tohumları doğadaki B 17 vitamininin konsantrasyon halidir. Bu, elma, kayısı, şeftali, armut ve kuru erik çekirdeklerini kapsıyor.  Fasulye filizi, mercimek filizi, lima fasülyesi ve bezelye gibi baklagiller ve tahıllar. Acı badem (doğada en zengin B 17 vitamini kaynağı) ve Hint bademi. Her türlü dut, yabanmersini, ahududu ve çilek. Susam ve keten tohumu.  Yulaf, arpa, kahverengi pirinç, buğday, darı, keten ve çavdar. Bu Vitamin ayrıca mayada, ham pirinçte ve balkabağında bulunur.

Kanser karşıtı ürünlerin listesi

Kayısılar (çekirdekler). Diğer meyvelerin çekirdekleri / tohumları: Elma. Vişne. Şeftali. Kültür eriği. Erik. Armut. Lima fasulyesi. Bulaşık deterjanın ve sıvı sabunun parçacıklarının vücuda girmesi, kanserin başlamasının ana nedenidir.* Bulaşıkları ne kadar iyi durulasanız durulayın, ufak bir deterjan parçası bulaşıkların üzerinde kalır ve vücudunuza girer. Bu zararlı maddeleri tamamen hayatınızdan çıkartmak istemiyorsanız, bunun da basit bir çözümü var. Bulaşık deterjanını (ve sıvı sabunu) sirke ile 50: 50 oranında karıştırın. İşte bu kadar! Artık asla kansere yakalanmayacaksınız! Dondurulmuş limonlar - kansere çaredir Bunu bilmiyor muydunuz? Restoranlar ve kafelerdeki birçok uzman, tüm limonları kullanır veya tüketir ve hiçbir şeyi boşa harcamazlar.* Bütün limonu israf etmeden nasıl mı kullanabiliriz? Son derece basit! Yıkanmış limonu buzdolabınızın dondurucusuna koyun. Limon dondurulduktan sonra rendeyi alın, tüm limonu rendeleyin (kabuğunu soymadan) ve yemeklerin üzerine serpin. Limonu sebze salatalarına, dondurmaya, çorbalara, pilav ve bulgura, makarnaya, spagettiye, pirince, suşiye, balık yemeklerine vs… katın. Bu liste sonsuza kadar devam edebilir. Tüm yemekler beklenmedik bir şekilde, daha önce hiç tatmadığınız lezzetli bir tada sahip olacak. Genellikle limon denince, sadece limon suyu ve C vitamini akla geliyor.  Şimdi Limonun Sırrını öğrendiğinize göre, limonu, bir bardak hazır erişte çorbasında bile kullanabilirsiniz. Kabuğu atmayı önlemenin ve yemeklere yeni bir lezzet katmanın haricinde bütün limon kullanmanın temel avantajı nedir? Limon kabuğu limon suyundan 5-10 kat daha fazla vitamin içerir. Ve siz genellikle kabuğu atıyorsunuz. Ancak şimdi, basit bir şekilde tüm limonun dondurulması ve ardından yemeklerin üzerine serpilmesi işleminin ardından tüm bu besin maddelerini tüketebilir ve daha sağlıklı olabilirsiniz. Limon kabuğu, vücuttaki toksik elementlerin yok edilmesinde güçlü bir indirgeyici ajandır. Yıkanan limonu dondurucuya koyun ve ardından her gün yemeklerin üzerine rendeleyin. Bu, yiyeceklerinizi daha lezzetli, hayatınızı daha sağlıklı ve daha uzun hale getirmenin anahtarıdır! Bu Limonun muhteşem Sırrıdır! Limon (Citrus), kanser hücrelerini öldüren harika bir üründür. Ayrıca kemoterapiden 10.000 kat daha güçlüdür. Böylece, limon kabuğunun hoş aromasının yanı sıra, limon suyundan 10 kat daha fazla vitamin içerdiği ve vücuttaki toksik elementlerle savaşmaya yardımcı olduğu ortaya çıkmıştır. Fakat en önemlisi, limon kanser hücrelerini öldürmektedir. Neden biz bunu bilmiyoruz? Çünkü büyük şirketler, onlara inanılmaz karlar getiren sentetik analogların üretimi ile ilgileniyorlar. Gelirlerini tehlikeye atmamak için, limonun mucizevi özelliklerini gizli tutuyorlar. Limon ağacının bileşenleri, kanser hücrelerinin büyümesini yavaşlatmak için yaygın olarak kemoterapide kullanılan Adriamycin’den 10.000 kez üstündür. Ve en önemlisi, limon özü ile yapılan terapi sadece kötü huylu hücreleri yok eder. Yan etkisi olmadığı için limonları dondurun, rendeleyin ve sağlık için tüketin! Bu bilgilerin kaynağı heyecan vericidir. Bu bilgiyi, 1970’ten bu yana 20’den fazla laboratuvar testinin yapıldığını ve basit limonun, kolon, meme, prostat, akciğer ve pankreas kanseri gibi 12 türdeki kanser hücresini öldürdüğünü söyleyen, dünyanın en büyük ilaç üreticilerinden biri verdi… Ve daha da şaşırtıcı olan, limon özü ile yapılan tedavi türü, yalnızca malign kanser hücrelerini yok eder ve sağlıklı hücreleri etkilemez.   Haber Yazı: Halil İbrahim Kambak
Reklam Alanı (İçerik Sonrası) Bu alana reklam ver

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.