logo

BİR AVUÇ TOPRAK


Müfit Onbaşı
mufitonbasi@gmail.com

Toprak ile ilgili herkesin tanımı farklı olabilir. Toprak en basit tanımıyla üstünde yaşadığımız yer midir? Yok, bu kadar basit bir tanım olamaz. Toprak kutsaldır. İnsanoğlu tarih boyunca üzerinde yaşadığımız bu kutsal yerler için birçok bedeller ödemiştir. Halk olarak yaşadığımız bu toprak içinde atalarımız çok bedeller ödemiştir. Anadolu en eski yerleşim yerlerindendir. Tarih boyunca birçok medeniyet, birçok topluluk bu kutsal topraklar için savaşmıştır. Kanlarla sulanmış bu bereketli topraklarda bin yıldır bizim türkümüz söylenmektedir. İstiklal şairimiz Mehmet Akif ne güzel dile getiriyor. Bastığın yerleri toprak diyerek geçme tanı, düşün altında binlerce kefensiz yatan. Sen şehit oğlusun yazıktır incitme atanı. Verme dünyaları aslanda bu cennet vatanı. Toprak vatan olduğu kadar aynı zamanda bir yardır. Âşık Veysel’in tabiriyle sadık bir yardır. Çoğumuzun sevdiklerini de almıştır. Kara toprak diye de özel bir ad vermişizdir. Artık sevdiklerimize bir daha dokunamamanın verdiği üzüntü ile toprağına dokunmuş yüz sürmüşüz, çiçekler ekmişizdir. Hatta bir kavanoz toprak alıp yatağımızın başucuna koymuşuzdur. Ölüm zor olsa da kimi insanlar toprak olacakları günü beklerler. Aslında sadece beşeri sevdiklerimize değil en önemlisi bizi topraktan var edip yine toprağa gönderen Rahman’a Rabbimize kavuşacağımız büyük gündür. Toprak olmak kaçınılmaz bir son, bir başlangıçtır.

Buram buram toprağın kokusunu içine çekmek gibisi var mı? Bize ekmek, su ve yaşam gibi birçok fonksiyonu veren yine o değimlidir. Ona bu enerjiyi veren Yüce Rabbimiz her şeye kadirdir. Unutmayın “Bir avuç altının olacağına, bir avuç toprağın olsun” altın biter, ama toprak öylemi! Altın da topraktan çıkar. Kim bilir belki o da bizim gibi bir gün toprak olacaktır…  Esen kalın…

1593 Kez Görüntülendi. Etiketler: » »
#

SENDE YORUM YAZ

9+6 = ?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Osmanlı’nın Tarihe Bıraktığı İzler

    06 Kasım 2024 KÜLTÜR SANAT, Yazarlar

    Osmanlı İmparatorluğu, sadece sınırlarını genişletmekle kalmayan; adalet, inanç ve medeniyet idealleriyle dünyaya yön vermiş bir başarı hikâyesidir. Bu hikâyenin köklerinde ise azim, derin bağlılık ve dönemin en zorlu koşullarında bile yılmayan bir irade saklıdır. Osmanlı, devlet olmanın ötesine geçmiş; her bir liderin, halkıyla kurduğu güçlü bağ ve köklü değerlerle imparatorluğu ayakta tutmuştur. Bu liderler, sadece askeri güçleriyle değil, imparatorluğu ileriye taşıyan yenilikçi vizyonları ve toplumu koruma arzularıyla da unutulmaz ...
  • Kültürel Bir Yanlış: Düğünlerde Silah Sıkmanın Yarattığı Sessiz Tehlike

    23 Eylül 2024 Özel Haber, YAŞAM, Yazarlar

    Düğünlerde Silah Sıkmanın Tehlikeleri: Bu Eğlence Ölümcül Sonuçlara Sebep Oluyor Türkiye’nin farklı bölgelerinde özellikle düğün, nişan, sünnet gibi toplu kutlamalarda eğlencenin bir parçası haline gelen silah sıkma geleneği, her yıl birçok insanın yaşamını tehdit eden ölümcül sonuçlara yol açıyor. Bu eğilim, kültürel bir unsur olarak görülebilir, ancak bu tür davranışların yarattığı tehlikeler bilimsel verilerle açıkça ortadadır. Düğünlerde sıkılan silahların en büyük tehlikelerinden biri, kontrolsüz bir şekilde ateşlenen mermilerin düşt...
  • İstanbul ve Ankara’nın kaderi yine aynı mı olacak?

    08 Mart 2024 Genel, SİYASET, Yazarlar

    Türkiye de 61 yıldır yapılan12 yerel seçimlerde İstanbul ve Ankara'nın seçim kararı aynı oldu. Türkiye'nin başkenti Ankara ve en büyük ili olan İstanbul da 1963 ten bu yana 12 yerel seçim yapıldı. Ankara ve İstanbul her 5 yılsonunda ki seçimde aynı partinin adayını başkan seçti. Ankara'yı kazanan parti, İstanbul'u da kazandı. Ya da İstanbul'u kazanan parti, Ankara'yı da kazandı. Yani şimdiye kadar aynı parti 2 büyük şehir de kazanmış oldu. 2024 yerel seçimlerinde iki büyük şehir yine aynı partinin adayını mı seçecek? Yoksa değişiklik olacak ...
  • İşsizliği kaybettik mi?

    05 Mart 2024 Genel, YAŞAM, Yazarlar

    Son zamanlarda dikkatinizi çekti mi? Vatandaşlardan yetkili ve siyasilere; "Bize vaat vermeyin, fabrika, kurum iş istihdamı oluşturun, geçlerimiz işsiz” gibi cümleleri pek duymaz olduk. Bunun yanı sıra siyasilerinde;  “İşsizlik ile ilgili çözüm bulacağız” gibi söylemlerini de duymuyoruz. İşsizlik sorunu çözüldü mü? İşsizliği kaybettik mi? Acaba gerçekten üretim yapıyor muyuz? Biri bunun cevabını verirse seviniriz. Bu zamanlarda çevremizde işsizlik konusundan hiç bahsedilmiyor. Eleman arayan işletmeler ile işsizlik sohbetinde esnaflar; "Kimse...